guido bu derin düşüncelerin nasırlı ve keskin tırnaklı pencelerinden zihnini sıyırıp içinde bulunduğu maddi dünyaya rücu ettiğinde (retroceder, retornar, volver) avlu boşalmıştı. yemek vakti gelmiş, talebeler (alumnos) katedralin yemekhane olarak kullanılan bodrumuna doluşmuştu. "ancak yemekle ilgilenin siz zaten!" diye söylenerek ilahi kitabına uzandı. sancte ioannes, yani vaftizci yahya günü yaklaşıyordu. her özel gün için belirli ilahiler okunuyordu ve o günlerde katedraldeki birçok insan sancte ioannes ilahisini öğrenmeye çabalıyordu. sayfayı bulup okumaya başladı.
"ut queant laxis
resonare fibris
mira gestorum
famuli tuorum
solve polluti
labii reatum
sancte ioannes"*
ilahiyi okumasıyla içinde bir huşu patlaması yaşadı. "oh bee! rahatladım valla (valla?) dur bir daha okuyayım da iyice kafam dağılsın". ikinci defa okurken ilahinin her bir dizesinin farklı bir tonla başladığını ve bu tonları talebelerine iyice belletmek için bu ilahiden faiydalanmanın büyük bir kolaylık sağlayacağını farketti. vurguların doğru yapılması için her bir dizenin başlangıcındaki sesleri alarak bir sistem oluşturdu.
ben, bu bilgileri zat-ı alilerinize nakletmek üzere katedralden ayrılırken; guido arezzo, muhtemelen talebelerin yemeğini bölmek ve onları sopayla dürtüşleye dürtüşleye dersliğe doldurmak amacıyla bodruma inen merdivenlerin yolunu tutmuştu. bu tutuş öyle bir ivedilik (urgencia/apuro) içeriyordu ki arkasından usain bolt koşsa yetişemezdi (usain bolt?)
------------------------
"ut, re, mi, fa, sol, la"
------------------------
bu sistemdeki ut, sesli harfle biterek okumayı kolaylaştırması için, guido'dan çok çok sonra, "do" ile değiştirildi ve ilahinin son dizesindeki "sancte ioannes" (vaftizci yahya) kelimelerinin baş harflerinden türetilen "si" eklendi ve sistem bugünkü halini aldı.
maestro arezzo'nun sistemini her kullanışımızda andığımız, özellikle si notasını her dillendirdiğmizde/icra ettiğmizde isminin başharflerini söylediğimiz, adeta "seviyorum ama kimi, en kutsal birisini, nasıl söylesem ama..." klişesine can veren ergenlere döndüğümüz vaftizci yahya'ya saygılarımızı ileterek bu hayaleti bir kapan içine alıyoruz ve sayfanın kapısına "dikkat latince çıkabilir" tabelasını iliştirerek olay mahallinden (lugar de los hechos) pequeño paso'larla (küçük adımlarla) uzaklaşıyoruz.
verrocchio ve da vinci'nin isa'nın vaftizi isimli tablosu. bir elinde asa bir elinde tas olan ve dünyayı umursamayan şahıs vaftizci yahya |
* ilahi kabaca tercüme edildiğinde "senin mucizelerini bağıra çağıra söyleyebilmemiz için, günahkar dudaklarımızı bağışla ey kutsal vaftizci" gibi bir anlama geliyor. meraklısı ilahinin latince bir versiyonunu youtube üzerinden dinlemek için buraya tıklayabilir.
geçmiş notu:
--------------------------------------------------------------------
do do re mi re re mi re do mi mi fa sol la sol fa mi re mi
--------------------------------------------------------------------
0 yorum:
Yorum Gönder