serinin ikinci çevirisini jodorowski'ye ayırıyorum. tamamını olduğu gibi çevirdiğim röportajın latercera.com sitesinde yayınlanan orijinaline buraya tıklayarak erişebilirsiniz.
Günümüzün çizgi roman dünyasını nasıl yorumluyorsunuz?
Benim işim canlı ve şimdiki zaman
içerisinde biriken bir iş. Bir dahi olan Moebius ile yaklaşık 30 yıl çalışma
şansına sahip oldum. Şu anda José Ladrönn ile birlikte Los hijos del Topo'nun
ikinci bölümü ve simya bakış açısıyla Fransa tarihini anlatan Los caballeros de
Heliópolis'in üçüncü cildi üzerinde çalışıyorum. Ayrıca El
Papa Terrible'nin dördüncü cildi ve Sangre Real'in yeni sayısı da
var. Bütün bunları aptal bir ihtiyara dönüşmemek için
yapıyorum.
Psikobüyü
(Psikomaji)
filminin konusu nedir?
Film, psikanalizi tamamlayan psikobüyü
tekniğine genel bir bakış açısı sunuyor. Psikanaliz sadece sözlerle, psikobüyü
ise eylemlerle tedavi eder. Çekimler tamamlandı ancak filmin gösterime girmesi
için Cannes Film Festivali'nin kararını bekliyoruz ve bunu 15 Şubat'tan önce
öğrenemeyeceğim.
Psikobüyü’nün arka planında ne var?
Marsilya Tarotu üzerinde çalışmaya
başlamam önemliydi. O zamanlar cadılar tarafından para kazanmak için kullanılan
bir kart oyunuydu. Tarotun kökeni Orta Çağ'a dayanır ve en az Kitab-ı Mukaddes
kadar derindir. Artık tarot bakarken gelecek okumasını ortadan
kaldırıyorum ve kişinin bugününü ve geçmişten gelen sorunlarını analiz
ediyorum.
Biyografik hikayenizin üçüncü bölümü
nasıl ilerliyor?
Para topluyoruz. Benim olayım auteur
sineması, bu yüzden crowdfunding yapıyorum. Viaje esencial
Fransa ve Meksika'daki deneyimlerimi anlatıyor. Bir sürü şey var, bu yüzden bir
senaryo hazırlıyorum. Yarısına geldim.
Fransa bölümünü yazdım. Sana bir şey söyleyeyim mi? 17 Şubat'ta 90 yaşıma
giriyorum ve buna inanamıyorum! İnsanın yaşını hissetmediğini söyleyebilirim,
Nicanor Parra'yı çok iyi anlıyorum. İnsan sevdiği işi yapmaya devam ettiği
sürece yaşlanmıyor.
Bu
hafta Parra'nın birinci ölüm yıldönümüydü...
Bir yıl ha! Parra benim ruhani öğretmenimdi. Onu
Enrique Lihn ile keşfettiğimizde henüz Antipoemas'ı
yayınlamamıştı. Sonra El
Quebrantahuesos’u hep birlikte
hazırladık. Poesía sin
fin’de benim 100 yaşında olduğum ve kendime tavsiye verirken
göründüğüm bir sahne var. Şili'de çekim yaptığım için, o sahne için önceden Las
Cruces'te (2015'te) Nicanor'u görmeye gittim. Parra'nın söylediklerini
ezberledim ve o sahnede tekrarladım.
Bugün
Şili'deki aile çatışmasında, onun ilerleyen yaşlarında akli melekelerinin
yerinde olmadığını öne sürüyor...
O 100 yaşındayken ben Parra ile konuştum ve
sapasağlamdı. Zihni hiç zarar görmemişti. Tek sorun bacaklarında bir sorun
olmasıydı, iyi hareket edemiyordu ama zekası mükemmeldi.
Siz
yolculuk yapmakta zorlanıyor musunuz?
Uçakla yolculuk yapmak zor oluyor. Bir
defasında, Guadalajara Kitap Fuarı, konuk yazarlar olarak Nicanor Parra, Isabel
Allende ve beni davet etti. Allende, çok depresif olduğunu belirterek gitmedi.
Nicanor "Kronos nedeniyle gelemeyeceğim” dedi. Onları ben temsil ettim.
Şimdi ben de Parra gibiyim, bana New York'ta bir serginin açılışını teklif
ediyorlar ve ben burada kalmayı tercih ediyorum.
Paris’te
yaşamaya devam mı edeceksiniz?
Ben Paris’te yaşamıyorum, ayakkabılarımın içinde
yaşıyorum. Benim vatanım ayakkabılarım (gülüyor). Paris’teyim çünkü hayatımı
çizgi romandan kazanıyorum. Ama öldüğümde küllerimin stratosfere savrulmasını
isterim. Bedenime bağımlı değilim.
Şili
ve Fransız vatandaşlığınız var, değil mi?
Pasaportumun süresi doldu ve şu anda Şilili
değilim, kültür alanında çok önemli biri olduğumu söylüyorlar ama bana Ulusal
Sanat Ödülü'nü bile vermiyorlar!
Bu
"El pago de Chile"* dedikleri şey herhalde...
Bence öyle. Parra bunu söyledi ama Şili'den hiç
ayrılmadı, Pinochet döneminde bile. Kalmam gerekiyordu ama yapamadım çünkü
Şili'de kendimi gerçekleştiremiyordum. Roberto Matta'nın bir keresinde bana
şöyle dediğini hatırlıyorum: "Herkes Fransa'da başarılı olmanın zor
olduğunu söylüyor ve ben de size çok kolay olduğunu, sadece ilk 50 yılın zor
olduğunu söylüyorum".
0 yorum:
Yorum Gönder