İngilizce - İspanyolca Çevrilmiş Cümle Örnekleri 2


İngilizce gramerine hakim olan ve orta derecede ispanyolca bilen arkadaşlara faydalı olması için paylaşmaya başladığım ingilizce ispanyolca çevrilmiş cümleler başlığına ikinci on cümleyi ekliyorum. Umarım faydalı olacaktır.
İspanyolca ile kalın.

He probably saw the painting on the wall
él probablemente vio la pintura en la pared


Pedro pointed out (said) that the elections would be very tough.
Pedro indicó que las elecciones serían muy reñidas (çekişmeli)


Mrs. Gomez said that she would celebrate the victory
La senora Gomez dijo que celebraria la victoria


We might have been busy when you called
Estariamos ocupados cuando llamaste 


There were appoximately twenty cars
Había apróximadamente veinte autos


How much would the suit that Ricardo bought cost?
¿Cuánto costaría el traje que compró Ricardo?


If she could, she would buy this pearl bracelet. (or If I could I would buy this pearl bracelet)
Si pudiera, compraría este brazalete de perlas. (o si pudiera yo compraria este brazelete de perlas)


The kids would go to the beach every summer.
Los niños iban a la playa todos los veranos.


It might have been eight when carmen arrived
Serían las ocho cuando llegó Carmen.


The right to be heard does not automatically include the right to be taken seriously. Hubert H. Humphrey   
El derecho de ser oído no incluye automáticamente el derecho de ser tomado seriamente.




facebook sayfam:
https://www.facebook.com/groups/ispanyolcadefteri/




İspanyolca Sıfatlar ve Örnek Cümleler 1 (Algunos Adjetivos en Turco y Frases Ejemplares 1)

Sıfatları alt alta örnekleriyle sıralamadan önce, ispanyol dilinde sıfatların isme erillik, dişillik ve tekillik, çoğulluk bakımından uyumlu olması gerektiğini unutmayınız. Eril - dişil ve tekil - çoğul hakkında gerekli bilgileri bu blogta bulabilirsiniz. Yukarıdaki menüden Arşiv sekmesine tıklayın ve konu listesinden gerekli konuları bulup çalışın. Bu başlık altında beş yeni sıfat yazacağım ve bunlara birer cümle ile örnek vereceğim.

(Nota para hispanohablentes: En turco los adjetivos no van en concordancia con los sustantivos. O sea, no es necesario escribirlos en concordancia en sentido de singular-plural o femenino - masculino.)




Güzel: Guapa
Helen es una chica guapa - Helen güzel bir kızdır.

Yakışıklı: Guapo
Yakışıklı erkekler okuldalar - Los hombres guapos estan en la escuela. 

Hızlı: Rapido
Bu hızlı bir arabadır - Este es un coche rapido.

Zengin: Rico
El padre de Juan es rico - Juan'ın babası zengindir

Beyaz: Blanco
Beyaz masaları sevmem  - No me gustan las mesas blancas.





Verbos Turcos 4 Anlamak - Comprender, Entender


Hola a todos colegas. Hoy en dia vamos a aprender otro verbo turco. Es ANLAMAK y significa entender o comprender. Para empezar, conjugo el  verbo en presente de indicativo.

Ben anlıyorum yo entiendo
Sen anlıyorsun tu entiendes
O anlıyor el o ella entiende
Biz anlıyoruz nosotros entendemos
Siz anlıyorsunuz- vosotros entendeis
Onlar anlıyorlar ellos, ellas entienden

Es un poco complicada eh? Es que raiz del verbo es ANLA-. Pero la A que se encuentra en final de raiz se convierte en” I” y despues vienen sufijos de presente que son:

-yorum
-yorsun
-yor
-yoruz
-yorsunuz
-yorlar        

Ahora escribire unos ejemplos y despues escribire formas negativas e interrogativas de este verbo dificil.

Örnekler (Ejemplos)

Ben seni anlıyorum (yo te entiendo. Seni es TE)
O beni anlıyor (el o ella me entiende. Beni es ME)
Kim beni anlıyor? (Quien me entiende? Kim es QUİEN)

FORMA NEGATİVA
Ben anlamıyorum  (yo no entiendo)
Sen anlamıyorsun  (tu no entiendes)
O anlamıyor          (el o ella no entiende)
Biz anlamıyoruz     (nosotros no entendemos)
Siz anlamıyorsunuz (vosotros no entendeis)
Onlar anlamıyorlar  (ellos o ellas no entienden)

FORMA İNTERROGATİVA
Ben anlıyor muyum? (yo entiendo?)
Sen anlıyor musun? (Tu entiendes?)
O anlıyor mu? (El o ella entiende)
Biz anlıyor muyuz? (nosotros entendemos?)
Siz anlıyor musunuz? (Vosotros entendeis?)
Onlar anlıyor mu? (Ellos o ellas entienden?)

Y ahora mas ejemplos:
Sen beni anlıyor musun?  (Tu me entiendes?)
Ben seni anlamıyorum. (Yo no te entiendo)
Neden beni anlamıyorsun? (Por que no me entiendes? Neden es Por que)
O beni anlamıyor (el o ella no me entiende)

OJO: En idioma turco, cuando queremos preguntar “entiendes español?” usamos este verbo. En lugar de entender nosotros usamos siempre el verbo SABER. Entonces para hacer esta pregunta tenemos que decir:
Sabes español? = İspanyolca biliyor musun?

Y una cosa mas podeis quitar las pronombres personales (ben, sen, o etc) de frase. No cambia lo que significa. Es lo mismo que usar siempre yo, tu, etc.
O sea son las mismas frases:
ben seni anlıyorum = seni anlıyorum

Hasta otra clase chic@s!


Para preguntas y dudas escribeme:
ispanyolcadefteri@hotmail.com







Kelime bilgisi - İspanyolca meslekler (Vocabulario Turco - Oficios)


avukat
abogado 
aktör/aktriz
actor/actriz 
doktor
médico 
çiftçi
agricultor / campesino
amele
albañil 
mimar
arquitecto 
astronot
astronauta 
hostes (uçak)
azafata 
çöpcü
basurero 
bebek bakıcısı
niñera
itfayeci
bombero 
garson
camarero/a 
kamyoncu
camionero 
şarkıcı
cantante 
usta başı
capataz 
kasap
carnicero 
postacı
cartero 
bilim insanı
científico 
cerrah
cirujano 
aşçı
cocinero 
şoför  
conductor 
hizmetçi
criado 
rahip
cura 
dişçi
dentista 
elektrikçi
electricista 
bankacı
empleado de banco 
hemşire
enfermero 
yazar
escritor 
öğrenci
estudiante 
muslukçu  
fontanero 
mühendis
ingeniero 
bahçıvan
jardinero 
kuyumcu
joyero 
yargıç
juez 
ayakkabıcı
zapatero 




İngilizce - İspanyolca Çevrilmiş Cümle Örnekleri 1



Bu başlık altında paylaşacağımız her yazımda ingilizce ve ispanyolca cümleleri kendi aralarında çevirerek ingilizce bilen arkadaşların ispanyolca cümle kuruluşu ve zaman ekleri konusunda ekstra bir bilgi edinmesini sağlamaya çalışacağım. Yine blogumu fazlasıyla ziyaret eden ve anadili ispanyolca olan arkadaşlar da bu başlık altındaki yazılardan faydalanarak ingilizce öğrenimleri hızlanacak. Her başlıkta 10 cümle çevirisi yapacağım.


Bugünün cümleleri şunlar:



1
If they knock on the door, what would you do?
Si tocan a la puerta. ¿Qué harías?

2
My children would take me to the mall
Mis hijos me llevarían al centro comercial.

3
The children would not play with this toy.
Los niños no jugarían con este juguete. 

4
The newspaper announced that there would be a meeting for the election campaign.
El periódico anunció que habría una reunión para la campaña electoral.  

5
It probably happened after midnight. 
Probablemente ocurrió después de la medianoche.

6
The candidates said they would communicate their ideas to the public. 
Los candidatos dijeron que comunicarían sus ideas al público.

7
I wonder what time it was when Cynthia left. 
Me pregunto qué hora era cuando Cynthia se fue.

8
Luis assured us that he would vote for Mrs. Gomez.
Luis nos aseguró que él votaría por la señora Gómez.

9
A thief probably went into the house.
Un ladrón probablemente irrumpió en la casa

10
His friends decided that they would throw (or have) a party to raise funds
Sus amigos decidieron que harían una fiesta para recoger fondos.

Soru ve görüşleriniz için:
ispanyolcadefteri@hotmail.com

Cantar las cuarenta - İspanyolca Deyimler

Bugün öğreneceğimiz ispanyolca deyimin kökeni bir iskambil oyununa dayanıyor. Bu garip oyununda bir kart kombinasyonunu elinde tutmaya başlayan kişi şarkı söyleyerek karşı tarafın hoşnut olmayacağı bu bilgiyi onlara iletiyormuş. Yanlış hatırlamıyorsam oyunun adı Tute'ydi.
İskambil oyunundaki bu şarkı söyleme faslından türüyerek deyimleşen bu cümlenin gündelik dildeki karşılığı birine sert bir biçimde gerçekleri anlatmak ya da ağzını açıp gözünü yummak. Sert bir şekilde azarlayıp paralamak ya da ağzının payını vermek olarak da kullanabiliriz.
Bir kaç örnek cümle vererek bu deyimle ilgili yazıya son verelim:

Frases Ejemplares:
Te van a cantar las cuarenta en el trabajo! (iş yerinde ağzının payını verecekler!)
Ella sabe bien lo que hace, tendre que cantarle las cuarenta. (o ne yaptığını biliyor, gözümü yumup ağzımı açmak gerekecek)

Siz de örnekler yazabilirsiniz.

ispanyolca film tavsiyeleri

İspanyolca film izlemek isteyenler aşağıdaki filmleri türkçe altyazılı şekilde internetten kolaylıkla bulup izleyebilirler. Yazacağım filmlerin tamamını izledim. Filmlerin hepsi birbirinden güzel. Hiç biri için vakit kaybı oldu demeyeceksiniz ve bir yandan da ispanyolcanız gelişecek.

La lengua de las mariposas
El espinezo del diablo 
Celda 211
Tierra y Libertad
El secreto de sus ojos ( Arjantin yapımı bu film özel olarak tavsiyemdir)
El laberinto del fauno
Mar adentro
El dia de la bestia
La comunidad
Entre rojas (Türkçe altyazılı yok ama güzel filmdir)
En la ciudad sin limites
Hable con ella
Te doy mis ojos

Listeye eklemeyi unuttuğum filmler olabilir. Kesinlikle eklenmesi gerektiğini düşündüğünüz bir film varsa siz de yorum yazarak tavsiyede bulunabilirsiniz. 


Proverbios Españoles - ispanyol atasözleri 1




Ve con tu amigo hasta las puertas del infierno. Pero no entres!

Arkadaşınla cehennemin kapısına kadar git. Ama içeri girme!

Çeviri:  ispanyolca defteri

Gramer Dersleri - Cümle Cevirileri 1

Yeni bir bölüm başlatıyorum. Bu bölümde cümle çevirisi yapacağım ama çeviriyi gramer kurallarıyla açıklayacağız. Bu da bir nevi gramer dersi sayılacağından bu başlığı da gramer dersleri etiketiyle yayınlayacağım. Başlayalım. 


palabras:
tal vez: belki
un dia: bir gün
volver: geri dönmek 

türkçe: belki bir gün geri dönerim.ispanyolca: tal vez un dia vuelva.

Volver fiilinin geniş zaman çekimi:
vuelvo
vuelves
vuelve
volvemos
volveis
vuelven


Yukarıdaki cümlede volver fiilinin geniş zaman subjuntivo 1. tekil şahıs çekimini kullandım. Yukarıdaki gibi kesinlik bildirmeyen (dilek, istek, belirsizlik bildiren) cümlelerde subjuntivo kullanmak gerekir.

Bir fiilin subjuntivo geniş zamanını bulmak için fiil üzerinde üç işlem yapmak gerekir.

1- fiilin presente de indicativo (yani geniş zaman ) birinci tekil şahıs çekimini bulmak. (vuelvo)
2- fiil çekiminin sonundaki O harfini atmak. (VUELV)
3- fiil AR bitimli ise E sesini ER ya da İR bitimli ise E sesini eklemek. (Volver fiili ER bitimli olduğu için A ekleyeceğiz. yani VUELVA oldu)

bulduğumuz bu çekim fiilin subjuntivo de presente (dilek kipi şimdiki zaman) birinci tekil şahıs halidir. Sonra diğer şahıslar için alışık olduğumuz üzere ekleri ekleyeceğiz. O işlemi de yapalım:

yo vuelva
tu vuelvas
el vuelva
ella vuelva
usted vuelva
nosotros volvamos
vosotros volvais
ellos vuelvan
ellas vuelvan
ustedes vuelvan

Şimdi aşağıdaki fiillerin subjuntivo de presente çekimlerini bulmayı deneyin:
hablar
estudiar
comer
salir
venir
tener

Imperativo en Turco 1

Hola chicos!

En esta nueva clase de turco aprenderemos como hacer imperativos de verbos turcos. Es un tema bastante facil. Como siempre para conjugar un verbo turco, primero tenemos que quitar MEK, MAK.

Por ejemplo, el verbo sea Yemek (COMER). La raiz del verbo es COM-. Esta raiz es tambien forma imperativa de verbo para segunda persona del singular. En todos verbos turcos podeis hacer lo mismo. Solo quitar MEK, MAK del verbo, nada mas.


Puedo dar mas ejemplos:


Forma imperativa del verbo Forma imperativa del verbo para segunda persona del singular Frase ejemplar
Yemek (comer) Ye (come) Bu elmayı ye (comete esta manzana)
Uyumak (dormir) Uyu (duerme) Burada uyu (duerme aqui!)
Beklemek (esperar) Bekle (espera) Burada bekle (espera aqui)
Yazmak (escribir) Yaz (escribe) Bana mektup yaz (escribeme una carta)
Yürümek (caminar) Yürü (camina) Eve yürü (camina a la casa)
Konuşmak (hablar) Konuş (habla) İspanyolca konuş (habla español)
Gitmek (ir) Git (ve) Eve git (vete a la casa)
Söylemek (decir) Söyle (di) Bana gerçeği söyle (dime la verdad)
Yardım etmek (ayudar) Yardım et (ayuda) Bana yardım et (ayudame)
Sevmek (amar) Sev (ama) Insanları sev (ama la gente)
Ders çalışmak (estudiar) Ders çalış (estudia) Biraz ders çalış (estudia un poco)
Çalışmak (trabajar) Çalış (trabaja) Sen de çalış (trabaja tu tambien)
Susmak (callarse) Sus (callate) Sus artık (callate ya)
Okumak (leer) Oku (lee) Bu kitabı oku (lee este libro)


Muy bien. Para hoy esta es todo chicos. Los imperativos negativos y imperativos de segunda persona de plural aprenderemos en otra clase. Nos vemos.

Puedes escribirme por:
ispanyolcadefteri@hotmail.com

Cümle İncelemeleri 3



Uzun süredir yapmadığımız cümle incelemeleri ve çeviri aktivitesine dönelim ve hep beraber bir cümlenin (ya da paragrafın) nasıl çevrildiğine bakalım. Tabii ki cümleyi çevirirken bazı gramer konularını da tekrar edeceğiz. Bir yabancı dili öğrenmenin en kolay ve eğlenceli yolu o dildeki metinleri kendi dilinize kazandırmaktır. Bu faaliyet sırasında öğrendiğiniz yeni kelimeleri başka hiçbir faaliyette öğrenme imkanımız yoktur. Önce bugün çevireceğimiz paragrafa bakalım.


El presidente de Venezuela, Hugo Chávez, anunció un nuevo programa en favor de las familias más pobres y vulnerables del país para el año próximo.

Evet. Venezuela haberlerinden bir paragraf. Şimdi daha önceki cümle inceleme ve çeviri yazılarında yaptığımız gibi adım adım ilerleyerek bu metni Türkçeye çevirelim. Birinci adım yine kelimeleri Türkçeye çevirmek. Bunu yaparken hiç bir kelimeyi bilmediğimizi varsayacağım ve metinde geçen bütün kelimelerin Türkçesini yazacağım.

El presidente: başkan
De: bir çok anlamı olan bir edat. Bu cümledeki anlamı için blogumda bulunan DE EDATI dersine bakabilirsiniz. Bu cümlede isim tamlaması yapıyor ve -nin, -nın, -nun, -nun eklerinin görevini yerine getiriyor.
Un: bir
Nuevo: yeni
Programa: program
En favor de..: ... yararına
La familia: aile
Mas: daha, daha fazla, en
Pobre: fakir
Vulnerable: incinebilir, savunmasız, zayıf
El pais: ülke
Para: için
El año: yıl
Proximo: bir sonraki, gelecek

Evet birinci aşamayı geçtik. Şimdi ikinci aşamayı uygulayarak kelimeleri bulduğumuz gibi yazıp cümleye bir iskelet oluşturalım:

El presidente de Venezuela, Hugo Chávez, anunció un nuevo programa en favor de las familias más pobres y vulnerables del país para el año próximo.

başkan de venezuela,Hugo Chavez, anuncio bir yeni program yararına de ailelerin en fakir ve savunmasız del ülke için gelecek yıl.

Bu aşamada De edatının kullanımını yeniden hatırlayalım. İki ismi birbirine bağlayarak isim tamlaması yaptığını söylemiştik. Nedir isim tamlaması? Türkçe bir örnek vermek gerekirse, "Odanın penceresi" bir isim tamlamasıdır. Bu cümlede oda tamlayan, pencere tamlanan görevini görür. Bir nevi pencerenin nereye ait olduğunu da bildirir bu cümle. Böylesi cümleleri ispanyolca kurmak için türkçedeki -in, -ın, -un, -ün vb gibi eklerin görevini ispanyolcada sadece DE edatı yapar.

Tek dikkat etmemiz gereken türkçe önce söylediğimiz kelimeyi ispanyolcada sonra söylememiz gerektiği kuralıdır. Yani türkçede odanın penceresi tamlamasını yapmak için önce odayı söylüyoruz ispanyolcada önce pencere sonra de edatı sonra oda kullanılır. yani la ventana de la habitacion gibi. Bu ders hakkında ayrıntılı bilgi yine blogumda mevcut.


Yukarda verdiğim bilgiler doğrultusunda cümlemizi tekrar şekillendirelim:

El presidente de Venezuela, Hugo Chávez, anunció un nuevo programa en favor de las familias más pobres y vulnerables del país para el año próximo.

Venezuela başkanı ,Hugo Chavez, anuncio bir yeni program ülkenin fakir ve savunmasız ailelerinin yararına için gelecek yıl.

Buradan devam edelim. Cümle hemen hemen ortaya çıktı gibi ama hala bazı belirsizlikleri var. anunció kelimesini çevirelim. Bu cümlenin fiili. O harfinin üzerindeki tildeye bakarsak fiilin -di li geçmiş zamanda yazıldığını anlıyoruz. Anunciar fiilinden geliyor. Anunciar duyurmak, bildirmek vb anlamlar taşır. Peki türkçe çeviri sırasında bu fiili nereye yazacağız? Tabii ki türkçenin cümle öğe dizilimine uygun olarak sona yerleştireceğiz. Cümlemize bir daha bakalım:

El presidente de Venezuela, Hugo Chávez, anunció un nuevo programa en favor de las familias más pobres y vulnerables del país para el año próximo.

Venezuela başkanı ,Hugo Chavez, bir yeni program ülkenin en fakir ve savunmasız ailelerinin yararına için gelecek yıl duyurdu.

İçin kelimesi sırıtıyor değil mi? Bu sorunu çözmek için PARA edatının kullanımlarını iyi bilmek gerekir. PARA ve POR edatları türkçeye İÇİN diye çevirilseler de, her iki edatın onlarca anlamı mevcut. Para edatının buradaki anlamı yardım programının ne zaman başlayacağını bildirmek. Yani zamana bir gönderme yapıyor. Daha basit bir örnek verecek olursak:

Tengo que estar en Ankara para el martes - Salı günü Ankara'da olmalıyım.
Yukarıdaki cümlede PARA edatının görevi, çevirisini yaptığımız cümledeki ile aynı.

Cümlenin ne anlatmak istediğini anlamışsınızdır. Şimdi çevirmen hakkımızı da kullanarak cümlede son bir oynama yapalım ve çeviriyi tamamlayalım:

El presidente de Venezuela, Hugo Chávez, anunció un nuevo programa en favor de las familias más pobres y vulnerables del país para el año próximo.

Venezuela başkanı ,Hugo Chavez, ülkenin en fakir ve yardıma muhtaç aileleri yararına gelecek yıl başlatılacak yeni bir programın duyurusunu yaptı.

Bir sonraki cümle inceleme ve çeviri yazısında görüşen dek;
ispanyolca ile kalın...

ispanyolcadefteri@hotmail.com

ispanyolca deyimler ve hikayeleri - morder el polvo


İspanyol dilindeki deyimleri ve bu deyimlerin nasıl oluştuğunu anlattığım yazı dizisine bir yenisini daha ekliyorum. Bugün hakkında konuşacağımız deyim morder el polvo. Bire bir çevirisi toprağı ısırmak olan bu deyimin hikayesi oldukça enteresandır.

Ortaçağ'da ölümcül yara alan ve kısa süre sonra öleceğini hisseden şövalyeler yerden bir avuç toprak alıp çiğnerlermiş. Bu hareket, onları bugüne kadar besleyen ve kısa bir süre sonra da kucağına alacak olan toprak ana'ya duydukları saygıyı ve sevgiyi belirtmek için yapılırmış. Bu eylem zamanla deyimleşmiş.

Günümüz ispanyasında bu deyim, bir olay ve ya gelişme karşısında artık dayanamayacak durumda olmak, başaramamak, tutunamamak ve pes etmek anlamlarında kullanılır. Deyime birkaç örnek vererek yazıyı sonlandırayım.

Örnekler:
Madrid mordio el polvo en Nou Camp.
Madrid Nou Camp'ta pes etti/tutunamadı (yenildi).

Quiero jugadores que sepan morder el polvo.
Yenilmenin ne olduğunu bilen oyuncular istiyorum.

Barcelona hizo morder el polvo a Madrid.
Barcelona Madrid'i pes ettirdi. (konu görseli bu örnekten olsun)

Başka bir deyimde görüşmek üzere. İspanyolca ile kalın...

ispanyolcadefteri@hotmail.com

Gramer Dersleri - Ser ve Estar Fiilleri


SER – ESTAR

Olmak, bulunmak anlamına gelen bu iki yardımcı fiilin görevleri oldukça çeşitlidir. Her iki fiil ingilizcedeki TO BE fiiline karşılık gelirler. Ispanyolcada bu fiillerin kullanım yerlerini incelemeye başlamadan önce fiillerin geniş zamandaki çekimlerine bakalım:


SER
ESTAR
Soy
Estoy
Eres
Estás
Es
Está
Somos
Estamos
Sois
Estáis
Son
Están

İlk olarak SER fiilinin kullanım alanları:

1- Milliyet bildirmek.
Türk olmak, arap olmak, kürt olmak, alman olmak vb gibi bütün cümleler SER fiili yardımıyla kurulur.

Örnek cümleler:
yo soy turco/a (ben türküm. Türk olduğunu söyleyen kişi kadınsa soy turca demelidir)
tu eres arabe (sen arapsın)
el es italiano (o -eril- italyan)
ella es italiana (o -dişil- italyan)
usted es africano (siz afrikalısınız- bir kişiye kibarca hitap ederken fiilin üçüncü tekil hali kullanılır)
nosotros somos kurdos (biz kürdüz)
vosotros sois alemanes (siz almansınız)
ellos son ( franceses)
de donde son ustedes? (sizler nerelisiniz? - birden fazla kişiye kibarca hitap ederken üçüncü çoğul şahıs çekimi kullanılır)

2- cinsiyet bildirmek.
Kadın / erkek olmak gibi cümleleri yine SER fiili yardımı ile kurarız.

Örnek cümleler:
Soy hombre (ben erkeğim)
Eres mujer (sen kadınsın)
se llama maria pero es un hombre (adı maria ama o bir erkek)
nosotras somos mujeres (bizler kadınız)

3- nesnenin hammeddesini bildirmek.
Bir nesnenin neden yapıldığını söylemek istediğimiz zaman DE edatı yardımıyla SER fiilini kullanırız.

Örnek cümleler:
La mesa es de madera (masa tahtadandır)
La ventana es de vidrio (pencere camdandır)
El ser humano es de barro (insanoğlu çamurdandır)

4- meslek bildirmek.
Yaptığımız işi, uğraşı bildirmek için SER fiilini kullanırız.

Örnek cümleler:
Jose es profesor (jose öğretmendir)
yo soy estudiante (ben öğrenciyim)
mi padre es medico (babam doktor)
ella es arquitecta (o -dişil- mimardır)
nosotros somos camareros (biz garsonuz)
vosotros sois artistas? (sizler sanatçı mısınız?)

5- zaman cümleleri kurmak.
Saat, gün vb gibi zaman bildiren cümleleri SER fiilinin yardımıyla kurarız.

Örnek cümleler:
Que hora es? (saat kaç)
que dia es hoy? (bugün günlerden ne)
son las dos y media (saat iki buçuk)
hoy es martes (bugün salı)
mañana es miercoles (yarın çarşamba)

6- renk bildirmek.
Nesnelerin rengini SER fiili yardımıyla bildirebiliriz.

Örnek cümleler:
La casa es roja (ev kırmızıdır)
Esta mesa no es blanca, es negra (bu masa beyaz değildir, siyahtır)
El coche es azul (otomobil mavidir)

7- şekil, şemal ve fiziksel özellik bildirmek.
Bir nesnenin şeklini, bir insanın fiziksel özelliklerini sormak ve bildirmek için SER fiilinden faydalanırız.

Örnek cümleler:
maria es alta (maria uzundur)
yo no soy gordo (ben şişman değilim)
la mesa es redonda/circular (masa yuvarlaktır)
liliana es muy guapa (liliana çok güzeldir)

8- nereli olduğumuzu bildirmek.
Nereli olduğumuzu (dikkat edin nerede olduğumuzu değil, nereli olduğumuzu) bildirmek için DE edatı yardımıyla SER fiilini kullanırız.

Örnek cümleler:
De donde eres? (nerelisin?)
de donde es Ali? (Ali nereli?)
soy de Turquia (ben Türkiyeliyim)
ella es de africa (o afrikalı)
el es de bolivia (o bolivyalı)
nosotros somos de argentina (biz arjantinliyiz)



SER fiilinin kullanım alanlarına ayrıntılı bir bakıştan sonra şimdi sırada ESTAR fiilinin kullanım alanları var.

Önce fiillerin çekimini bir daha hatırlayalım:


SER
ESTAR
Soy
Estoy
Eres
Estás
Es
Está
Somos
Estamos
Sois
Estáis
Son
Están


ESTAR FİİLİ KULLANIM ALANLARI:

1- Yer Bildirmek.
ESTAR fiilinin en önemli kullanım alanıdır. ".... nerede?" sorusuna cevap olabilecek bütün cümleler bu fiil ile kurulmalıdır. Hay fiili ile karıştırılmamalıdır. HAY cümlelerinde birşeyin bulunduğu bildirilir. HAY cümleleri "ne var?/ne mevcut?" sorusuna yanıttır. ESTAR cümleleri "nerede" sorusuna yanıttır.

Yani;
hay un libro sobre la mesa (masanın üzerinde bir kitap var) cümlesi, masanın üzerinde ne var? sorusunun bir yanıtıdır. Ama
el libro esta sobre la mesa (kitap masanın üzerindedir) cümlesi, kitap nerededir sorusuna bir yanıttır. Yine HAY cümlelerinde var olan şeyi bildirirken belirsiz tanım edatları (un, una, unos, unas) kullanılırken ESTAR fiilinde bir yerde olan şeyi bildirirken belirli tanım edatları (el, la, los, las) kullanırız.

Hay unos coches en la calle. (sokakta birkaç araba var) – sokakta ne var?
Los coches estan en la calle. (arabalar sokakta) – arabalar nerede?

Örnek cümleler:
Yo estoy en taksim (ben taksimdeyim)
bu cümleye ne var diye soru sorarsanız bir cevap alamazsınız. Bu cümleyi taksimde ben varım diye de söyleyemezsiniz. Yani bu cümle HAY ile kurulamaz. Bu cümleye ben neredeyim sorusunu sorarsanız ben taksimdeyim cevabı alırsınız. Yine bu cümleye sen neredesin? (donde estas?) sorusunu sorduğumuzda bu cevabı alabiliriz ancak.
Tu estas en casa (sen evdesin)
el esta en la calle ( o sokakta)
donde estais? (siz neredesiniz?)
estamos en el coche (arabadayız)
donde estan los niños? (çocuklar nerede?)
los niños estan en la escuela (çocuklar okulda)
donde esta paris? (paris nerede?)
paris esta en francia (paris fransada)
donde esta el museo? (müze nerede)
el musea esta en la plaza (müze meydanda)
donde estas ahora? (şimdi neredesin)
ahora estoy en mi casa (şimdi evimdeyim)
donde esta tu libro? (senin kitabın nerede?)
mi libro esta en mi bolsa (kitap çantamda)

2- Sağlık Durumu bildirmek.
Sağlık durumu bildiren cümlelerde ESTAR fiilini kullanırız.

Örnek cümleler:
como estas? (nasılsın?)
como esta? (nasıl?)
como esta tu hermano (kardeşin nasıl?)
como estais hoy? (bugün nasılsınız?)
estamos bien, gracias (iyiyiz, teşekkürler)

3- ruhsal, psikolojik, fiziksel durumları bildirmek.
İnsanların gergin olmak, sinirli olmak, üzgün olmak, yorgun olmak gibi ruhsal ve psikolojik durumlarını bildirmek için ESTAR fiilini kullanırız. Yine bir nesnenin özünde olmayan (karakteristik yapısı olmayan) sonradan çeşitli etkilerle değişen durumlar için de bu fiili kullanmak gerekiyor. Bu ve benzeri ESTAR fiili ile kullanılması gereken durumların listesini buraya yazıyorum. Ezberlenmesi ve örnek cümleler kurularak (cümle çoğaltma defterine yazarak) iyice oturtulması oldukça önemlidir.

Estar contento/a: memnun/tatmin olmak
Estar cansado/a: yorgun olmak
Estar triste: üzgün olmak
Estar enfedado/a: kızgın olmak
Estar enajado/a: kırgın olmak (birine)
Estar satisfecho/a: tatmin olmak
Estar sentado/a: oturuyor olmak
Estar enfermo/a: hasta olmak
Estar alegre: şen / neşeli olmak
Estar preocupado/a: endişeli/kaygılı olmak
Estar seguro/a: emin olmak
Estar muerto/a: ölmüş olmak
Estar casado/a: evli olmak
Estar de buen humor: keyfi yerinde olmak
Estar de mal humor: keyifsiz olmak
Estar de vacaciones: tatilde olmak
Estar de acuerdo/a: aynı fikirde olmak
Estar de viaje: yolculukta olmak
Estar de moda: moda olmak
Estar de luto: yaslı olmak
Estar de pie: ayakta olmak
Estar bien: iyi olmal
Estar abierto/a: açık olmak (kapı, pencere, dükkan vs)
Estar cubierto/a: kapalı olmak (kapı, pencere, dükkan vs)
Estar limpio/a: temiz olmak
Estar sucio/a: kirli olmak
Estar roto/a: kırık olmak (cam, sandalye vb)

ESTAR + POR + İNFİNİTİVO (infinitivo yani mastar halindeki eylemi yapmak üzere olmak)
örneğin: Salir kelimesi çıkmak anlamına gelir.
Estoy por salir cümlesinde ESTAR fiili birinci tekil şahısa göre çekildiğine göre birinci tekil şahısın Salir eylemini yapmak üzere olduğunu anlıyoruz. Yani cümlenin anlamı: çıkmak üzereyim
estas por salir: çıkmak üzeresin
hablar fiili konuşmak anlamına gelir:
esta por hablar: konuşmak üzere

comer fiili yemek yemek anlamına gelir:
estamos por comer: yemek yemek üzereyiz

venir fiili gelmek anlamına gelir:
los niños estan por venir: çocuklar gelmek üzere.


Clases de Turco - Forma futuro de verbos I

hola a todos!
hoy estudiaremos un nuevo tema, aprenderemos como crear forma futuro de los verbos turcos. es un tema bastante complejo pero creo que despues de leer esta clase y estudiar un poco mas podreis crear frases en el futuro. y como antes tengo que recordarles que yo no uso teclado español por eso faltaran algunos tildes y etcetera.

para escribir un verbo turco en el futuro primero tenemos que encontrar raiz del verbo y a fin de encontrarla tenemos que quitar los sufijos de infinitivo. o sea -MEK y -MAK. por ejemplo, la raiz del verbo KONUŞMAK (hablar) es KONUŞ.
una vez encontrada la raiz tenemos que añadir los sufijos que son:

- eceğim, acağım
- eceksin, acaksın
- ecek, acak
- eceğiz, acağız
- eceksiniz, acaksınız
- ecekler, acaklar

ves que hay dos diferentes tipos de sufijos para añadir. cual vamos a usar? eso tenemos que elejir mirando a la ultima silaba del raiz. si la ultima vocal de raiz es A, I, O, U tenemos que usar los segundos (o sea acağım, acaksın, acak....) si la ultima vocal de raiz es E, İ, Ö,Ü tenemos que usar los primeros. vamos a seguir aplicando lo que aprendimos:

el verbo es: öğrenmek (aprender)
la raiz es: ÖĞREN
la ultima vocal de raiz: E
entonces añadiremos a raiz los primeros sufijos: eceğim, eceksin, ecek....

y ya!
ben............. öğreneceğim aprendere(voy a aprender)
sen .............öğreneceksin aprenderas (vas a aprender)
o..................öğrenecek aprendera (va a aprender)
biz...............öğreneceğiz aprenderemos (vamos a aprender)
siz...............öğreneceksiniz aprendereis (vais a aprender)
onlar..........öğrenecek aprenderemos (vamos a aprender)

usamos en la frase?
ben türkçe öğreneceğim (aprendere turco)
ne zaman öğreneceksin? (cuando aprenderas) ne zaman= cuando
eliana türkçe öğrenecek (eliana aprandera turco)

un verbo mas!
el verbo: konuşmak
la raiz: KONUŞ
la ultima vocal: U
entonces añadiremos los segundos sufijos: acağım, acaksın, acak....

ben konuşacağım hablare
sen konuşacaksın hablaras
o konuşacak hablara
biz konuşacağız hablaremos
siz konuşacaksınız hablareis
onlar konuşacak hablaran

usamos en la frase!
seninle konuşacağım......hablare contigo (seninle = contigo)
ne konuşacaksın?...........que hablaras? (ne? = que?)

OJO! queridos amigos si la raiz del verbo se termina con una vocal, antes de aplicar los sufijos teneis que añadir un "y". voy a hacer un ejemplo y terminar la clase.

verbo: beklemek
raiz: BEKLE
la ultima vocal de raiz: E
entonces tenemos que añadir los primeros sufijos pero como que la raiz termina con una letra vocal tenemos que añadir una Y entre la raiz y los sufijos.
ya!

bekleyeceğim........esperare
bekleyeceksin.......esperaras
bekleyecek............esperara
bekleyeceğiz.........esperaremos
bekleyeceksiniz....esperareis
bekleyecek...........esperaran

ahora usamos en la frase:
burada bekleyeceğim (esperare aqui) burada = aqui
seni bekleyeceğim (te esperare) te=seni
eliana otubüs bekleyecek (eliana esperara el autobus)


pues chic@s, es la primera clase de futuro en turco. hay otras reglas. escribire despues. si tienes preguntas que hacer, me las puedes hacer por facebook que es:


hasta otra clase...

Acción Poética

Acción Poética

Joyas de America Latina

Joyas de America Latina
Gabriel "Gabo" Marquez